Duyamam sanırsın haykırışlarını ,
Rabbine yakarışlarını ,
Anlamam sanırsın kendinle olan kavgalarını , Her kelimesindeki isyanlarını ,
Ey Ademoğlu ,
Unutur musun ,
Aynı çamurdan karıldığımızı ,
Aynı candan aynı kandan yaratıldığımızı ,
Aynı elmadan ısırdığımızı ,
Şeytanın oyunu ile nasıl cennetten kovulduğumuzu
Unutur musun ,
Ey İnsanoğlu ,
Yokluğun derelerinde beraber savrulurken ,
Bir avuç toprak için dünya tahtına kurulurken
Ana , ata demeden
Kardeş demeden
Habil’i dünyadan ayırarak
Beraber kestik ahiret ağacını
Bilmem ki kaç defa yıktık ,
Gönül denen Allah’ın sarayını
Kaç kere düşürdük kaç kere ,
İnsan denilen halifenin tacını ,
Oysa ki yaradan ,
Bir halife murat etmişti ki ,
Daha melekler o soruyu sormadan
…’ Yeryüzünde fesat çıkaracak , kan dökecek birini mi yaratacaksın ‘ …
Oysa ki ,
Önce ruhumuzu inşa etmişti hamurumuzu karmadan ,
Düşünen , akleden , ağlayan , gülen bir varlık yaratmıştı ,
Akıl ve kalp vermişti fazladan
İçine Muhabbet koymuştu sonradan ,
Muhabbetten MUHAMMED i dünyaya göndermişti , ‘ Ol ‘ deyince olduran ,
O Hazret bize biz olmayı öğretmişti ,
O Hazret insan olmayı öğretmişti ,
O Hazret bize kul olmayı anlatmıştı ,
Durmadan , bıkmadan , usanmadan ,
İnsanın gözlerinin içine bakarak
Konuşmayı öğretmişti bağırmadan
Gülmeyi öğretmişti ahireti unutmadan
Ağlamayı , umutsuzluk yağmurunda ıslanmadan
Yaşamayı öğretmişti , hayatı ıskalamadan
Kördüğüm gibi sevmeyi ,,
Kavga etmeden mücadeleyi ,
Anlaşılmanın tarifsiz hazlarını doyasıya yaşayarak Anlatmayı öğretmişti yılmadan
Ey İNS,
Ey İNSAN ,
Hatırladın mı ,
Ne için burda olduğunu şimdi ,
Allah’ın aciz halifesi karşındaki ,
Bu kavga bu gürültü bilmem neden ki
Yeter , Bağırma bana ,
Ben seni duyamam şimdi ,
Ben sadece sana susarım artık
Mevlana gibi susarım
Yunusun diliyle susarım ,
‘ Dünya kimseye kalmaz
Sevelim , sevilelim ‘
Derim ve susarım ….
Bir Cevap Yazın