Bir mavi gökyüzü, bir mavi deniz,
Ve sen, rıhtımdaki yalnız kadın.
Akseder rûhuma tavrından bir iz,
Hüzzam bir şarkıdır dilimde yâdın.
Uzak diyarlar mı cezbetti seni,
Yoksa bir elvedâ faslında mısın.
Bırakıp ardında vedâ bûseni,
“Dönülmez akşamın ufkunda” mısın.
Gurûbun hüznüne benzer bakışın,
Bulutlar geçer göz bebeklerinden.
Gecenin rengidir simsiyah kaşın,
Yıldızlar dökülür kirpiklerinden.
Denizden rıhtıma esen rüzgârla,
Birlikte sessizce yanına gelsem.
Gönül pencereni çalıp ısrarla,
Kalbine dokunup vaslına ersem.
Derdini lûtfedip de açar mısın,
Sırrına âşina mıdır sahiller.
Yoksa ben gibi sen de nâçar mısın,
Kal benimle sensiz gitsin gemiler.
Sen ey! Rıhtımdaki yalnız kadın,
Dilimdeki beyân, şi’rimdeki sır.
Sen ey! Rıhtımdaki yalnız kadın,
Sır sana emanet, sana münhasır.
Bir Cevap Yazın