Yusuf’un Züleyhası/ Beyruha


Sonra bitti

Alıp götürdüler elinden tutup

Ardından baktı Züleyha

Garipliğini duvara yaslayarak

Karanlıktı Zavira

Lakin misafiri apaydınlık

Döndü arkasına son tebessümle Yusuf

Gönül deryasında dalga

“Yusuf” dedi yalnızca

Yusuf’u diyebildi

Cama çarpınca kırıldı kelimeler

Sevda inkılabında hiç biter mi hazinler?

Ağla Züleyha ağla

Yan Züleyha yan

Cehennemse yürüdüğün

Yollarsa büründüğün

Yalınayak sen dayan

Koştu uzunca koridorları

İçindeki feryadı bastıra bastıra

Sessizce haykırdı ahını 7 cihan duydu

Meğer ayrılığın, zaten kaderi buydu

Koş Züleyha koş

Duymamalı seni Yusuf

Anlamamalı sendeki hali

Demir kapıların sürgüsündeyken

Bilmemeli Züleyha dertli

Dememeli Züleyha solgun

Çıktı hasret işlemeli kapıdan

Baktı Yusuf’un gurbet sarayına

İşte şu damın altı

İşte şu duvarın ardı

Hepsi Yusuf’a yar

Züleyha’ya kendisi bile dar

Gençliğin baharı çoktan çekildi senden

Gözyaşların cansuyu ihtiyar kederinden

Yusuf’a düştüyse taşın rengi

Sana hayatın mavisi çoktandır gri

Anlatsan ne fayda?

Yırtılan gömlektir

Aşığın çilesi kuyudan geçmektir

Ah Züleyha ah

Seninki saltanat hikayesi değil

Yusufî imtihandan şikayet etme

Rabbine eğil

Bahtına düştüyse köle pazarındaki nur

Senin mihrabında eza,

Kıblen bilmeyene sur

Sırrını söylesen 12 burç yorulur

Ah Züleyha yıldızlar can evinden vurulur

Sabret sen yılma sakın

Tutun çilenin kararına

Gör ki baharlar nefes kadar yakın

Ne yaşadıysan yararına

Beyruha

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑

%d blogcu bunu beğendi: