Ilık ılık kanıyor köklerim
Parmaklarıma dokunuyor
Yabâni mürekkepler
Fosiller üşüşürken bengi suyuma
Heyelanlar başlıyor o yerde
Sökülmeden yeşil tuvaller
Toprağımdan ıslak ve tutkulu
Güneyden esiyor şimdi poyraz
Boğulan denizin gölgesinde
Ayaklarıma sökün ediyor
Hummalı adamlar
Oksijeni kesilen hastayım
Nefesimi yutuyor sanki
Göğüme uzak bulutlar
Perdeliyor evimi şimdi
Meridyenleri kesen ağıtlar
Bakır teknelerde birikir
Altın rengi nehirler
Sancılarımı gömerken
Yaşlı kızıl yapraklara
Toprağım mı, dallarım mı
Çekiyor girdapları
Yokluğunun içinden
Yoksa sen mi Terra-Rossa?
Ayşe Beçene
Bir Cevap Yazın