İstemeyi vermiş olmanın cesaretiyle el açıyorum sana
Tüm acziyetim ve layık olamadığım kulluğumla
Adını terennüm edip bana biçtiğin nefesi tüketerek
Haddimi bilmeden bir nazlı çocuk gibi iç çekerek
Kırık dökük cümlelerle huzurunda titrerim
Yüzüm yok karşında, rahmetini isterim
Misafirliğimi unutup sarıldım dünyaya bazen
Özüm senden özetim sen, razı ol ne olur benden
Bak, günah rüzgarları esiyor ruh ülkeme bir bir
Kuşat ruhumu, seni görsün gözlerim, kulaklarımda tekbir
Zehirli dişlerini al yeisin üstümden
Kana kana içeyim tevekkülün nehrinden
Bu masivada nefsimle başıboş bırakma beni
Canım yansa da şekva ettirme bana hikmetini
Bildiğim her yol sana varır, bulduğum her şeyde sen
Tefekkür ikliminde her baktığım delildir senden
Dirilt senliğimi ki kurtulayım benliğimden
Yoluna ram eyle beni, aşır ruhumu bendimden
Bilirim, imtihanın ağırlığındadır değerim
Ümitle her dem , bu kara gecenin sabahını beklerim
Bilirim, bir hikmetin var ki nadanım
Sabrın örsünde, sükut ettikçe yaranım
Rüzgarın verdiği mühlet bitsin artık bu eğreti yapraklara
Tükürsün bir fırtına bu zülmü, çehennem çukuruna
Mengenelerde kalbim, sessizliğimde bin ah
Diş kirası ister zalim, vah ki vah
Körelmiş vicdanlarda ne izan ne basiret
Masum yavrular için, ne olur inayet
Lütuf yağmurlarında ıslanmak için mi bu kara bulutlar
Gülümsesin artık bize ey Allah’ım asude bir bahar
Erkan Bilgin
Derviş olabilmek sabrederek.
BeğenBeğen