Son Serenat / Yaşar Beçene


Kün fe yekun..ve ilk yaradılış yokluğun bağrında

Garipler içindir yollar.. Bir/den Sonsuz’a

Yankılanır sözler çığlık çığlığa

Çığlık çığlığa yer, çığlık çığlığa gökler

Bir dellal olur birden bir kitap ve bir nida

Ve O yalnız münadi O ilk garip..

İnci mercan..dudağından dökülen yüreklere..

İşlenir sırmalı bir gergef gibi

Doldurur esrarını gözlere gönüllere

Sırları O sevdanın sırları O sevdalının.

Bakışları efsundur sözleri baldan nehir..

O nehirden Firdevslere Me’vâlara girilir

Kalbinden kalbimize bir sevda akar sonsuz

Ne dünya ne de ukba olmuyor bir an O’nsuz

Tıpkı bir çerağ gibi tutuşur iki büklüm..

Sinelerde kıvılcım..ruhlarda yangın

Sözleri en müessir.. sözleri en içli..

Sözleri gül bahçesi..Sözleri ta ötelerden..

İsrafil sûru gibi..

 Akar ve içimize boşalır rahmet

Ve yarışır melekler..

Başlarımız önlerde başlarımız hep mahcup.

Ömür bizden ne ister..sordum kendi kendime

Ey güzeller güzeli.. ‘Sen’ doldurdum bendime

Sen’deydi anahtarlar Sende işaret sende…

Sende açılır esrâr.. Sendedir hazineler

Sende dağılır sisler sana hayran her nur

Seninle kalplerde bitmeyen sürur

İnsanlık.. semalar ve gökler ve her şey..

Dönüşür her şey..her şey bir kitap..

Her şey bir saray..bir küçük kainat

Yıldızlar Sana meftun.. Sen en güzel Yıldız!.

Ey Sonsuz Serenat!.

Hayal ettikçe Seni sığmaz içim içime

Her lahza her bir anda akıp dursan içime

Geçmiş ve geleceğin ey Nurefşan aynası!

Kevserler sundun bize miraç zirvelerinden

Ufukları aşıp da sonsuzluğa ulaşan

İnsanlık âleminin ey son muhaciri

Gelişinle değişti değişmeyen ne varsa

Açıldı perdeler..perdelerde her varlık

Gül/dün Sen.. ilk kızaran..yokluğun bağrında

Ah ölüm çölleri..elinde bir testi

Elinde her bir nefes diriltici bir ses

Ehlen ve sehlen!

Açan bir tomurcuktun her gün yeniden

Tâcını giysin güneş otağına varmadan

Dokunsun harıl harıl mekikler dantelâlar

Kopsun tayf fırtınası suskun okyanuslarda!

Çözülsün aysbergler ve kavuşsun her şey;

Rüzgârda savrulanlar, yollarda kalanlar..

Yollarına düşsün de aşkının ateşiyle

Tutuşup vurulsunlar kalbinin güneşiyle

Seni hakkıyla sevdim diyemedim Efendim!

Havzından uzak kalsam birden yıkılır bendim

Her şey bitip gitmeden düşünce iklimine

Rayihalar yayılır asumandan gönlüme

Kullar yürür yolunda; bin ümitle peşinden

Hüzne süründü kalpler Efendim gidişinden    

Ve ayrı düştük Senden..asırlar evvelinden

Son Serenat / Yaşar Beçene” için bir yanıt

Add yours

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑

%d blogcu bunu beğendi: