Sultanım gel
Yoluna serdiğimiz güllerle gel
Adını anmaktan yorulmayan dillerle gel
Pare pare olmuş gönüllerle gel
Ümmetinden gülenlerle gel
Sultanım gel
Hasret çektiğimiz kokunla gel
İmbiklerden geçtiğimiz yolunla gel
Başımızın tacı soyunla gel
Hira sultanlığını duyanla gel
Sultanım gel
Canım kurban olsun diyenlerle gel
Seni görmeden sevenlerle gel
İki cihana nur bilenlerle gel
Ateşleri söndürüp geçenlerle gel
Sultanım gel
Pak yolunu seçenlerle gel
Bahçelere gülleri dikenlerle gel
Sevdanı gönüllere ekenlerle gel
Etrafında pervane dönenlerle gel
Sultanım gel
Yıkılmış gönülleri imar edenlerle gel
Sancağını her bir yana dikenlerle gel
Hicret deyip uzaklara göçenlerle gel
Yolunda cefayı başına taç görenlerle gel
Sultanım gel
Dünyalara ışık saçan adınla gel
Cihanlarda duyulan sanınla gel
Herkese açık kapınla gel
Ne olur binip Burak’tan atınla gel
Nur Tatar