(ZİNDAN ve MUŞTU)
Yusufsuzluk çağı sizi bekler
Çıkıp da gelin artık
Bitsin bahtımızdaki kıtlık
Semizleri çoktan yedi arık inekler
Yedi kuru başak dadandı dala
Ahlaksız sürgünler çağı kemirdi
Tenlerde başladı ruhsuz istila
Vicdansız kalplerde yalan semirdi
Zirveden zırvaya insanlık şimdi zelil
Kalmadı insan gibi insan
Kalmadı tertemiz bir vicdan
Niyetler artlı sefil, düşünceler alil
Yer,
İçer
Şişer
Beşer
minareden kuyulara düşer
Zihinler akilsiz alıklaşır
Bedenler ruhsuzca kuraklaşır
Kıtlık var kıtlık, tenler altında
Sırtlanlar şimdi aslan postunda
Yusufların gelme çağıdır artık
Hadi çıkın sizi bekler ins/anlık
Görüldü uykularda size dair her düş
Düş ki telmih içindeki telmih
Kadehlerin abisinde unutulan tembih
Beyinleri yedi aç biilaç habis bir kuş
Ansız kayboluş
Anlık varoluş
Zihindeki tutulma, şeytanın çaldığı kanıt
Apansız bu deprem, bilinmez bir suale yanıt
Belki yılları biçti zindan tenden, ömürden
Lakin ayrıştı elmas; taşlardan ve kömürden
Aralanan perdeden açıldı körlük
Şarap kasesinde ayıldı özgürlük
Gülüşlerin kalbe gelme helecanı, telaşı
Çınlar bir kurtuluş tınısı zamanda
Kör düğümlerin arantısı zindanda
Yusufçuk kuşları çağların dertli dildaşı
Muştularla al al kınalanır pullu tüyü
Zindan kapısında söyler asırlık türküyü
Yusufçuk
Yusuf çık
Yusuf çık
Bir Cevap Yazın